İzmir Haberleri Genel Onur Yaser Can Olayı nedir? Yıllar Süren Adalet Arayışı ve Şok Gelişmeler

Onur Yaser Can Olayı nedir? Yıllar Süren Adalet Arayışı ve Şok Gelişmeler

Onur Yaser Can davasında mahkeme, dört polis memuruna hapis cezası verdi. Ancak işkence iddiaları için yeni bir süreç başladı. Karar ve detaylar yazımızda!

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Onur Yaser Can Olayı nedir? Yıllar Süren Adalet Arayışı ve Şok Gelişmeler

2010 yılında İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra intihar eden Onur Yaser Can’ın davası, hala kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor.

 İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nin aldığı son kararla, dört polis memuru “resmi belgeyi yok etme, bozma veya gizleme” suçlarından altı yıl hapis cezasına çarptırıldı. 

Ancak, işkence suçlamalarıyla ilgili dosyanın yeniden değerlendirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesi, adalet arayışını yeni bir sürece taşıdı.

Bu davada sürekli yeni gelişmeler yaşanıyor. Aile, her adımda haklarını aramak için mücadeleye devam ediyor. 

Yıllar süren bu hukuk savaşında verilen kararlar her ne kadar önemli olsa da işkence iddiaları konusunda hala net bir sonuç alınmış değil.

Ezgi Sevgi Can’ın Kararlılığı: Mücadele Bitmedi!

Onur Yaser Can’ın kardeşi Ezgi Sevgi Can, davanın hemen ardından yaptığı açıklamalarla ailenin adalet arayışının sürdüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. "Resmi belgede sahtecilik ve işkence iddialarıyla ilgili temyize gideceğiz," diyen Can, mücadeleyi bırakmayacaklarını ve gerçeklerin gün yüzüne çıkması için sonuna kadar savaşı sürdüreceklerini vurguladı.

Bu açıklama, Onur Yaser Can davasının sadece bir adalet arayışı değil, aynı zamanda insan hakları mücadelesi olduğunun da altını çiziyor. 

Ezgi Sevgi Can’ın sözleri, ailesinin bu trajik olay karşısında yılmadan verdiği mücadelenin ne kadar anlamlı ve gerekli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Onur Yaser Can Olayı: 2010'dan Bugüne

28 yaşındaki Onur Yaser Can, 2 Haziran 2010 tarihinde esrar satın aldığı iddiasıyla Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alındı. Ailesi ve avukatları, Can’a gözaltı sürecinde haber verilmediğini, ifade işlemlerinde yanında avukat bulundurulmadığını sürekli olarak dile getirdi.

 Dahası, Can’ın çıplak arama ve işkenceye maruz kaldığı iddiaları, uzun yıllar boyunca gündemden düşmedi. Tüm bu travmatik süreç, Can’ı 23 Haziran 2010'da intihara sürükledi.

Ancak bu olayın ardında ortaya çıkan detaylar, durumu daha da trajik hale getirdi. Onur Yaser Can’ın ardından ailesi, gözaltı sürecinde kötü muameleye maruz kaldığını belgeleyen notlar buldu. O andan itibaren aile, olayın peşini bırakmadı ve adalet mücadelesini başlattı.

Yıllarca Süren Adalet Arayışı

Onur Yaser Can’ın ölümünden sonra ailesi, sorumluların yargılanması için uzun bir hukuk mücadelesi başlattı. Ancak, ilk etapta Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından işkence suçlamalarıyla ilgili takipsizlik kararı verilmesi aileyi derinden sarstı.

 Ne yazık ki bu süreçte Onur Yaser Can’ın annesi Hatice Can 2014 yılında intihar etti, babası Mevlüt Can ise 2019’da sağlık sorunları nedeniyle hayatını kaybetti.

Bu dava sadece hukuki bir süreç değil, aynı zamanda aile için yıkıcı bir trajedi oldu. Onur Yaser Can’ın anne ve babasının bu süreçte yaşadığı derin acı, davanın Türkiye’nin insan hakları konusundaki eksiklerini gözler önüne sermesine de neden oldu. 

Her ne kadar iki polis memuru 6 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırılsa da, ailenin adalet arayışı sona ermedi.

Ezgi Sevgi Can’ın Sözleri: “Adalet Tam Sağlanmadı”

Son olarak Ezgi Sevgi Can, kararın ardından yaptığı açıklamada cezaların indirim yapılmaksızın verilmesinin olumlu bir adım olduğunu belirtti, ancak evrakta sahtecilik suçunun ayrı değerlendirilmesini eleştirdi. "Sahtecilik olmadan evrakın bozulması mümkün değil," diye belirten Can, iki suçu birbirinden ayırmanın polislere bir koruma sağlamak amacıyla yapıldığını vurguladı.

 Bu ifadeler, hukukun uygulanmasında hala ciddi eksiklikler olduğunu ve bu mücadelenin henüz bitmediğini gözler önüne seriyor.

Adaletin Sağlanması İçin Mücadeleye Devam

Bu davanın hala sonuçlanmamış olması, Türkiye’de hukuk sistemi ve insan hakları konusundaki tartışmaları yeniden alevlendiriyor. 

Onur Yaser Can olayı, sadece bir bireyin yaşadığı acı değil, aynı zamanda toplumsal adalet ve insan hakları açısından bir sembol haline geldi. Sizce bu davada adalet tam anlamıyla sağlandı mı? 

Yorumlarınızı bizimle paylaşın ve bu yazıyı sosyal medya hesaplarınızda paylaşarak farkındalığı artırın!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Philip Morris Sigara Grubuna Zam Geldi: En Ucuz Sigara 72 TL

Philip Morris Sigara Grubuna Zam Geldi: En Ucuz Sigara 72 TL